24 Aralık 2008

Hoşgeldin beyaz.

Eskişehir'e yine kar geldi ve bu şehirdeki amaçlarımdan biri yine karşıma dikiliverdi.Amacım ne mi?Burada bulunduğum süre boyunca karda kayıp düşmeden kış bitirmek(Fantastik amaçlar)Şu zamana kadar bir çok badere atlatmış,havada taklalar atmış daha sonra denge sağlamış biri olarak bu kış da kendimden aynı performansı bekliyorum.Karın ilk gününde,önümde bir kızın yuvarlanmasını görmemle bana verilen mesajı aldım ama yine de kendime ve botlarıma güveniyorum.

Fransızlar ve küçük kızların aşkları

Üniversitede düzenlenen 2. Palto film günleri filmlerinden Kayıp Çocuklar Şehri'ne gidelim dedik.Oyunculuğu beğenmeme rağmen etkilendiğimi söyleyemem hatta sevmedim diyebilirim.Tabiki sevmeyenler için alacağımız eleştiriler belli.Filmin özünü anlamamak,filmin havasını yakalayamamak ve bunun gibi şeyler.Sevemedim işte bu kadar.

Bahsetmek istediğim mevzu ise şu.Filmdeki küçük kızımızın yine başroldeki abimize aşık olması.Filmin de Fransız yapımı olduğunu düşünürsek aklımıza hemen ne geliyor.Tabiki Léon
Leon 1994 bu filmimiz de 1995 yılı yapımı.Bu yıllarda Fransızlarda görülen bu etkiyi ele almak lazım mı bilemem ama bu yıllara takriben başka küçük kız-büyük adam aşk filmi var mıdır merak etmekteyim.

20 Aralık 2008

Deri eldiven

Dolabımın en altına atıvermişim.Buldum da geçirdim elime.Deri eldivenlerim.Dedemin hediyesi.Büyük adam.En büyük öğretmenlerimden biri.Zevklerimiz pek uyuşmasa da sürekli hediyeler getirir mutlu olmamı isterdi.Senin için giyiyorum o deri eldivenleri şimdi dede.Yattığın yerde huzurlusundur inşallah...

06 Aralık 2008

Hayırlı bayramlara

Kısa bir ara veriyoruz ve eve dönüş zamanı gelmiş bulunmakta.Kurban bayramı malum et var ondan sonra bir daha et var.Mideler nasıl da coşar oh oh tam da bana göre.Şaka bir yana evimi de özledim yatağımı da,annemi de kardeşimi de.Samsun'u çok özlediğimi söyleyemeyeceğim ama şimdilik Eskişehir'den uzaklaşmak muhakkak iyi gelecektir bana.

Güzel şeyler bu bayramlar.Her ne kadar eski tadının kalmadığını söylense de bu bizim aile için geçerli değil sanırım.Yine ev dolup taşacak.Kahkalar,espiriler,sıkıştırıcı sorular! ne ararsak orada olacak yani.

İnterneti unutup,her sabah yapılan kahvaltının zevkinden tutun,elimde kumanda sabahtan akşama kadar olan keyif çatma evresi ve kafa dinleme evresi.Bunları da yapacağım elbet.

Arkadaşları da unutmayalım.Uzun zaman oldu yine görüşmediğim bir ton adam var.Bir çok plan var yapılacağı varsayılan bakalım kaçı gerçekleşecek.

Artık Samsun bana misafir şehir gibi geliyor ve kendimi daha rahat hissediyorum oralarda.Ters tepki mi yarattı bende?Yok öyle değil.Sadece sokaklarında yürürken daha önce hiç görmemiş edasaıyla turluyorum her yeri.Daha rahat ama bir o kadar da dikkatliyim.

Uzun lafın kısası bloğumuzu da bu tatil boyunca rafa kaldırıp bayramın,evin ve diğer özlemlerimin tadına varmak için gidiyorum.Bakalım hayırlara vesile olacak mı bu tatil?